Aydemir, “MAZLUMUN FERYADINA SESSİZ KALAN KÜRESEL DÜZEN, MEŞRUİYETİNİ YİTİRMİŞTİR” diyerek, yaşanan zulmün yalnızca İsrail’in değil; küresel çıkar bloklarının da insanlık vicdanında mahkûm edildiğini belirtti.
SUSMAK ZULMÜ MEŞRULAŞTIRIR, KELİMELERİ TARTANLAR EN HAFİFTİR
Gazze’deki açlık ve kuşatma karşısında hâlâ kelimeleri tartanların, vicdan terazisinde en hafif olanlar olduğunu vurgulayan Aydemir, “Zulme göz yumanlar, bu suçu işleyenlerden farksızdır. Küresel sessizlik duvarı çökmek üzeredir” ifadesini kullandı. Aydemir, Filistin’de yaşanan insanlık trajedisinin artık sadece bölgesel bir sorun değil, ahlaki çöküşün küresel belgesi olduğunu kaydetti.
SURİYE HALKI DİRİLİŞE YÜRÜYOR, BU İRADEYE MÜDAHALE EDİLEMEZ
Suriye halkının yıllar süren yıkımın ardından kendi iradesine sahip çıktığını hatırlatan Aydemir, “Bu coğrafyanın evlatları kendi kaderini tayin ediyor. Diriliş hakkına yönelen her saldırı, bölgenin irade temelli istikrarını geciktirir” dedi. Aydemir, Türkiye’nin bu süreçte yalnızca destekleyici değil; aynı zamanda istikrarlı bir barış mimarı olduğunu ifade etti.
ANADOLU’NUN VİCDANI, COĞRAFYASIZ ADALETE TANIKTIR
Aydemir, “Ortadoğu’daki her çatışma, Anadolu’nun vicdan diplomasisinde yankılanır. Biz mazluma sırt çevirmeyiz, zalime sessiz kalmayız” dedi. Türkiye’nin sadece sınır güvenliğini değil, aynı zamanda coğrafyasız adalet sorumluluğunu da taşıdığını belirtti. Bu çerçevede yürütülen çabaların, vicdan temelli dış politika anlayışıyla şekillendiğini söyledi.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE, DEVLETİN STRATEJİK HEDEFİDİR
Aydemir, iç güvenlik alanında sürdürülen kapsamlı çabaları da hatırlatarak, “Terörsüz Türkiye artık bir temenni değil, bir devlet politikasıdır. Bu süreç, sadece güvenlik değil, toplumsal mutabakatı güçlendiren bir siyasal yeniden inşadır” dedi. Silahların susmasının ardından başlatılan yeni dönemin, toplumun huzur talebine verilen yapısal bir cevaba dönüştüğünü ifade etti.
MİLLİ ZEKÂ, SAVUNMADA GÜVENLİĞE DÖNÜŞÜYOR
Türkiye’nin savunma sanayiinde gerçekleştirdiği atılımları değerlendiren Aydemir, “Her yerli üretim, bağımsız teknoloji savunusu anlamına gelir. Bu yatırımlar sadece donanım değil; özgüvenle kuşanmış bir caydırıcılık inşa ediyor” ifadelerini kullandı. Aydemir, güvenlik güçlerinin ihtiyaçlarının milli zekâ ve üretken beyinlerle karşılandığını belirtti.
TÜRKİYE, İNOVASYON TEMELLİ EGEMENLİK VİZYONUYLA YÜKSELİYOR
Aydemir, Türkiye’nin dünya savunma pazarında artık söz sahibi olduğunu kaydederek, “Her proje, inovasyon temelli egemenlik anlayışını yansıtıyor. Bu başarı yalnızca teknik değil; aynı zamanda umut diplomasisinin de taşıyıcısıdır” dedi.